İSRAİL’DE OLAYLAR ÇIĞRINDAN ÇIKIYOR
RAFAEL SADİ
Siyasi ve ideolojik masum bir protesto diye başlayan gösteriler 9. Haftasına girerken oldukça vahşi ve haksız bir durum arzetmeye başladı.
Muhalefet ve belki de ilgili ilgisiz siyasi güçlerin kışkırtması ile göstericiler arasında anarşist eğilimli grupların eylemleri ile anti demokratik eylemler haline dönüşmüştür.
En basit vatandaşın bile bilmek zorunda olduğu demokrasi kuralı demokrasinin de sınırsız bir özgürlük olmadığı ve diğer bir vatandaşın haklarının başladığı yerde diğerinin haklarının sınırı olduğunu bilmesidir.
İşin en garip hatta ironik kısmı ise DEMOKRASİ ELDEN GİDİYOR diye eylem yapanların vatandaşların yaşam haklarını hiç’e sayacak şekilde davranması ve hayati özgürlüklerini hiç’e sayarak çirkinleşmeleridir.
Bu akşam Başbakan Binyamin Natanyahu’nun eşi Bayan SARA NATANYAHU saçlarını düzeltmek taratmak veya ne için gittiyse de Bayan Berberine gitti.
Göstericiler başında da eski Ordu Komutanı YAİR GOLAN Kadın Berberini abluka edip Bayan Natanyahu’nun Berber’den çıkmasını engellemektedirler. Polis Bayan Natanyahu’yu korumaya çalışırken göstericiler ile Polis arasında zor saatler yaşanıyor.
Eski ordu komutanı Yair Golan Başb akan eşini abluka altına alıyor.Hayret.
Gün boyunca Gösteriler adeta isyan havasına dönüştü ve bilinçli olarak Polis ile çatışmak için zoraki bir çaba sarf edildi.
Neler yapıldı.
Göstericiler ana caddelere dikenli teller çekipTrafiği engellediler.
Kapatılmaması gerek anayolları zor kullanarak ve polis ile çatışarak Demokratik olduklarını ifade ettiler ve polislere saldırdılar.
Polisler de başka çareleri kalmadığı için TOMALAR ile göstericilerin üzerine tazyikli sular sıktılar.
Demokratik olduklarını söyleyen göstericiler yolları kapatarak insanların işlerine ve hatta ambülansların hastanelere hasta yetiştirmelerine engel olduklarının da farkında değillerdir muhtemelen. (Ben inanmıyorum ama diyelim ki bilmiyorlar. Ama liderleri ve başlarındakilerin bunu bildiklerinden adım gibi eminim.
Bu gösterilerin esas amacıunın artık ADALET REFORMU olmadığı açık ve kesindir. Hedef adil bir seçimle baş’a gelmiş bir hükümeti anarşi ile düşürmek ve ellerindeki yargı erki ve elit tabaka yönetimini Likud Partisi ve ortaklarına kaptırmamaktır. Adalet Bakanı Yariv Levin ve Devlet Başkanı Herzog anlaşmaya ve konuşmaya hazır olduklarını belirtmişlerdi.Ancak Ana Muhalefet Lideri Yair Lapid bu diyaloga olumsuz cevap verdi önce kanun teklifinizi geri çekin ondan sonra konuşuruz dedi. O da belki.
Tebdil’i kıyafetle sex alemi yapılan Jeffrey Epstein’in dairesine girerken resmi çekilen Eski Başbakan EHUD BARAK şimdi protestocuların mali desteğini veriyor. Natanyahu ile eski hesapları var.
Eski Başbakan Ehud Olmert Hapiste…Şimdi ise Natanyahu karşıtı Muhalefet cephesinde.
Tel-Aviv Belediye Reisi Ron Huldai ise gösterileri desteklerken Ülkeler Demokratik süreçle kendileri ni Teokratik dikatatörlük haline dönüştürecek liderleri ve hükümetleri seçebilirler ancak Diktatötler sadece kan akıtılarak iktidardan uzaklaştırılabilirler demişti. Videosu da aşağıdadır.
Kimse özellikle Arşiv ve Tarih bu salakça kardeş kavgasını asla unutmayacaktır. Alenen milleti iç savaş’a sürüklemeye çalışanlar ile ki başında Eski Başbakan eski Genel Kurmay Başkanı eski Savunma Bakanı EHUD BARAK , Eski Başbakan EHUD OLMERT, ve TEL-AVİV Belediye Başkanı RON HULDAİ bu milleti silahlı çatışmaya yönlendirdiklerini hep hatırlayacaklardır.
Aklı başında siyasiler ve devlet adamları hatta eski Yargıç ODED MODRİK protestocu göstericilere seslenerek : RAKİBİNİN KARDEŞİN OLDUĞUNU UNUTMA dediğini de unutmayacaktır.
Başbakan Binyamin Natanyahu Eşi Sara’nın abluka altına alınıp polis tarafından kurtarılmasına kadar mahsur kalmasından sonra halka yaptığı konuşmada:
Gösteri hürriyeti Demokrasinin temel taşıdır.. Ancak Gösteri hürriyeti Memleketi durdurma anlamına gelemez.
Bu sözleri 20 sene önce söyleyen Yüksek Mahkeme Başkanı Aaron Barak. O zaman bu sözler doğru idi bugünde aynen doğrudur.
Gösteri hürriyeti memleketi Anarşi’ye sürkleme ehliyeti değildir. Egemen Devlet Anarşiye boyun katlanamaz.Vatandaşlar arasında Adalet sisteminde yapmaya çalıştığımız Reform’u destekleyenleriniz olduğunu gayet iyi biliyorum. Aynı zaman Ülkesini seven ve bu reforma karşı gelenler olduğunu da biliyorum.
Ancak Demokraside kesin kurallar vardır. Tartışmayı nasıl yöneteceğimizi bize göstermektedir bu kurallar. Aşmamız yasak olan kırmızı çizgiler mevcuttur.Anlaşmazlığın ne denli derin ve ne kadar fırtınalı olduğunu hatta ruhumuzu ne denli sarstığı da çok önemli olsa bile. En önemli demokrasi kuralı ise tartışmalarsa kesinlikle vahşet ve Anarşiye ryer vermemek bu yanlışa düşmemektir.
Dün Hawara’da öldürülen iki kardeşin intikamını almak iç hukuk sistemini ellerine alıp eylem yapanlara dediğimi bunu yapmaya kimsenin hakkı yoktur ve cezaları devlet verir siz kanun yerine koyamazsınız kendinizi.
Bu gün de aynısını burada Tel-Aviv’de söylüyorum Kimsenin gözüne kestirdiği gibi davranmasını kabullenemeyiz. Vahşeti ve Aanarşiyi kabullenemeyiz ve buna da boyun eğemeyiz.Polislerin dövülmesini,Yolların kapatılmasını kabullenemeyiz. Kanunların çiğnenmesini kabul edemeyiz.Ne Tel-Aviv’de ne Hwara da ne de hiç bir yerde.
Başbakan Yardımcısı ve Adalet Bakanı Yariv Levin:
Başbakanın eşi Bayan Sara Netanyahu’nun kuşatılması çılgınca ve benzeri görülmemiş bir olay. Knesset’te, anarşinin barikatlarla ve masaların üzerine atlayarak duracağını düşünenler, bu gece şiddete ve kargaşaya izin verildiğinde işin burada bitmediğini keşfettiler. Hukuk devleti adına konuşan ama kendileri gibi düşünmeyen herkesin hukuku ve bireysel haklarını ayaklar altına alanlara hukukun üstünlüğünü uygulama zamanıdır.
Kimse korkmasın bu tür numaralar her kirli siyasetin içinde vardır. Gerçekler açığa çıkacaktır.ş Hiç miller aptal değildir. Yahudiler de bu numarlarrı yemez.
Sağlıkla kalın.
RAFAEL SADİ
YAZININ HAZIRLANMASINDA ERETZ ISRAEL WHATSAPP GRUBU YAZI VE RESIMLERINDEN HATTA VİDEOLARINDAN DA YARARLANDIM
KENDILERINE TESEKKUR EDERIM